Atatürk’ün yadigarı Türk Hava Kurumu’nun 3 yıldır hukuksuz bir halde, havacılıkla ilgisi olmayan kayyum heyeti tarafından yönetilmeye çalışıldığını kaydeden “THK Sevdalıları Grubu” acil genel konsey davetinde bulundu.

Aralarında Türk Hava Kurumu eski idaresinden Merkez Denetleme Konseyi üyeleri Bayram Duman, Muzaffer Başer ve Gökhan Doğan’ın da bulunduğu “THK Sevdalıları Grubu” bir açık mektup yayınladı.

Havacılıkla hiçbir ilgisi olmayan Kayyum Heyeti’nin 3 yıldır kurumun başında tutulduğunu vurgulayan THK Sevdalıları Kümesi, “Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir. Kayyum idaresine son verilmelidir” iletisi verdi.

Yayınlanan mektubun tam metni şöyle:

KAMUOYUNA AÇIK ÇAĞRI

Atatürk’ün 100 yıl önce ‘İstikbal Göklerdedir’ vizyonuyla kurduğu Türk Hava Kurumu (THK) bugün Anayasa ve Temel Haklara karşıt biçimde el konuluşunun 3. Yılında varoluş maksadını büsbütün yitirme tehlikesiyle karşı karşıyadır.

ÇALINACAK MİNAREYE KILIF HAZIRLAMA 

THK’nın varlığını yıllardır emek ve alın teri ile çalışanlara sorulmadan Kayyum Heyeti 3 yıldır kelamda yönettiği THK da artık de 5-6 Kasım tarihlerinde son derece temiz imajlar altında ÇALIŞTAY yapmaya karar vermiştir.

Bu gerçekte ileri sürülen Hava Sporları, Gençlerle ilgili vazifeler, Havacılık Sanayisi, Teşkilat ve Finansal İdareyle ilgili iştirakçi ve şeffaf bir bilgi toplama faaliyeti olmayıp davet yönteminden ve yapılmasından da açıkça anlaşıldığı üzere tabir yerinde ise “çalınacak minareye kılıf hazırlama” çalışmasıdır. Bu çeşit bir çalışmaya THK nu nitekim seven, Atatürk’ün emanetine ve Hava Sporlarının geleceğine sahip çıkmak isteyen herkesin karşı olması bir borçtur.

THK’NIN ÜZERİNE ÇÖKÜLEREK… 

Anayasamızda bir Hukuk Devleti olduğumuz yazılı olmasına karşın Avrupa İnsan Hakları Kontratının (AİHS) 11. Hususu kapsamında temel hak olarak muhafaza altında bulunan “Dernek Kurma Özgürlüğü” 16 Ekim 2019 tarihinden bugüne kelamda yolsuzluklara ve borca batıklığa düçar olmuş THK’nın üzerine planlı ve niyetli biçimde çökülerek yok edilmektedir.

FIRSAT KABUL EDEN YETKİLİLER

Önce aday gösterilerek zorla seçtirilen bir şahsiyet büyük yaygaralar kopartarak 5-8 yıl evvel yaşanmış ve hala 7 yıldır Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesinde davası sürdürülen idarenin yaptıklarını yeni bir olay üzere kamuoyuna insafsızca sunarak kurumu yıpratmaktan ve gerçek dışı beyanlarla kamuoyunu yanıltmaktan çekinmemiş, bunu fırsat kabul eden yetkililer tarafından Ankara 9.Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından Kayyum görevlendirilmiştir.

1.8 MİLYARLIK BORCUN ÖDENMESİNE 3 AY KALDI

Arada geçen müddette kayyum yalnızca 2 yıl ödemesiz 7 yıla yayılacak biçimde faizle borçları tehir etmiş, bugüne kadar hiçbir gelir kaynağı oluşturulmamış, borçlar ödenmemiştir. 1 Ocak 2023 de başlayacak 1,8 Milyar dolarlık borcun ödemelerinin başlamasına 3 ay kala bu defa de 2025 vizyonu masalı ile THK da operasyon yapılarak kayyumun hiçbir yetkisi ve inisiyatifi bulunmadığı halde Tüzük değişikliği yapabilmenin yollarını hazırlamak için kelamda çalıştay düzenlenmiştir.

HİÇBİR HAVACILIK DENEYİMLERİ YOK 

Demokratik hakların 3 yıldır kullandırılmadığı THK neden gaye haline getirilmiştir?
Kayyum müessesi niye vardır? Ve 3 yıl boyunca süreksiz idare kararını yalnızca bir hâkim nasıl verebilmektedir?

Yasalarımıza nazaran THK’nın genel heyetinin yaptırılmasından sorumlu olması gereken ve hiçbir havacılık ve kurum deneyimi bulunmayan mevcut THK Kayyum Heyeti, maddelere ve THK Tüzüğü’ne ters olarak 3 yıldır idarede olmasına karşın hiçbir katkı sunmamış, bugün de 2025 vizyonu masalında bir çalıştay düzenlemekle ne yapmak istemektedir?

GENEL ŞURA TEPKİLİ

Mahkeme eliyle vesayet altına sokulmuş THK Genel Heyeti, olanlar karşısında çaresiz bırakılmış ve tepkilidir.
3 yılda Mahkemenin her türlü geliri üzerindeki haczi önlem kararıyla durdurduğu ve hiçbir hesap vermeden antidemokratik biçimde yönettikleri kurumda hiçbir mali sorunu çözememiş bireylerin Mali Sıkıntıların tahlilini yapacakları çalıştayda aramaları sizce akla, mantığa sığan bir çalışma olarak görülebilir mi?

Hava Sporları hakkında Amerika’nın rekabetinde kazanılan Dünya Hava Oyunlarını ikinci kere ülkemizde yaparak dünya genelinde ülkemizin tanıtımı ve 1.Dünya Hava Oyunlarında kazanılan Turizm destinasyonlarına yenilerini ekleme fırsatını sessizce ortadan kaldırarak yapmayı başaramayan Kayyum Heyeti olmayan kurum kaynaklarını çalıştay da harcayarak mı Hava Sporlarının geleceğine taraf verecektir?

Üstelik sportif faaliyetleri elinden alınma hareketlerine karşı açtığı davaları hukuk servisine takip etmeyin buyruğu vererek kurumun kazanımlarını diğer varlıklara devretmeye çalışırken çalıştay da THK için mi Hava Sporlarının geleceğini araştıracaktır?

ŞUBE LİDERLERİNE HİÇ GÖRÜŞ SORULMADI

Göreve geldiği 3 yıldan bu tarafa Şube Liderlerini bir sefer dahi toplayarak gerçekçi biçimde görüşlerini sormamış iken, kurumun yıllardır kayyumlar tek bir takviyelerini vermez iken vefakâr ve cefakâr biçimde kahrını çeken, varlığına sahip çıkmaya çalışan şubelerini elektronik ortamda rastgele birisi üzere katılma formu doldurtarak kelamda davet eden Kayyum sizce ne yapmak istemektedir? Kime kurumun geleceğini neden sormak istemektedir? Genel Şurada sorması gereken mevzuları genel heyetten kaçarak son genel şurasını 2018 Ekim ayında yapan kurum için neden çalıştay ismi altında Ulusal kütüphane Salonlarında kelamda çalıştay yaprak, ne aramaktadır?

GENEL ŞURASI GARANTİ ALTINA ALMA… 

Hakkı ve yetkisi olmayan Tüzük değişikliğine giderek dilediği tüzüğün evvel genel konseyden geçmesini garanti altına mı almaya çalışmaktadır? Hayali bu ise bilinsin ki THK’nın sahibi olan aziz Türk Milleti ve onun vefakâr temsilcileri, şubeleri ve yöneticileri buna müsaade vermeyecektir.

Kamuoyunun artık gerçekleri bilerek Atatürk’ün bu güzide kurumuna ve hukuka karşıt kelamda idare biçimine dur deme vakti gelmemiş midir?

Kayyum misyona getirildiği andan bugüne bir yandan yaptığı toplantılarda şubeleri kapatacağını ve yapıyı büsbütün değiştireceğini beyan etmekte öbür yandan bu hakkı yargı kararı ile kendinde hak görmekte öteki yandan da bunu sağlayabilmek için kılıfı hazırlayacak kelamda çalıştay yapacağını duyurmaktadır.
Bir tüzel varlık olan THK nun vizyonu bugün dünyaya örnek olup 1929 yılında Memleketler arası Havacılık Federasyonu (FAI) üyesi olarak muvaffakiyetle ülkesini temsil etmiş, 1997 yılında 1. Dünya Hava Oyunlarını yaparak ülkemize ve dünyaya alanında önderlik yapmış bu kurumun, havacılık ve sporla ilgisi olmayan bir Sulh Hukuk Hakimi ile atadığı ikisi İç İşleri Bakanlığı birisi de Maliye Bakanlığında bürokrat kademelerinde vazife yapmış ve yapmakta olan bürokratlarla üç yıldır AİHS ve Anayasamıza ters olarak yönetildiğini ve yaklaşık 370 şubesine 2019 tarihinden bu tarafa yalnızca bir önlem kararına dayalı olarak çıkartılan sayısız önlem cümlesinden birisi ile Genel Heyet dahi yaptırılmadığını nasıl olur da hukukla açıklayabiliriz ki?

NEDEN ATAMA YAPILMIYOR

Ülke yangın yerine dönmüş iken düğünlerde olduğunu televizyonlarda söylemekten çekinmeyen Kayyum Heyeti Liderinin istifasına karşın 1,5 ay boyunca önlem mahiyetinde kararlarla kurumu yönetmeye yürek eden vesayet makamı tarafından yeni bir görevlendirme yapılamamıştır.

Nedir bu ortada geçen müddette yaşananlar? Böylesi ehemmiyetle kayyum heyeti atanan ve kamu ismine misyon yapan bir makama neden 1,5 ay atama yapılmamıştır? Atanan vazifeliler neden İç İşleri Bakanlığından bilhassa seçilmiştir? İç İşleri Bakanlığı tıpkı vakitte derneklerin kontrol makamıdır. Bir sivil toplum örgütü üzerinde hem yürütme hem kontrol bir mahkeme kararı ile nasıl birleştirilmiştir? Bunu hukuka uygun davranmakla izah etmek mümkün müdür?

2009 yılında kurulan ve 1929 dan bu tarafa THK yetkisinde olan milletlerarası havacılık faaliyetlerini elinden almak için FAI ye müracaat eden Hava Sporları Federasyonunun bu izini alamadığı için kapatılması akabinde 2017 yılında tekrar kurularak 2018 yılında makus senaryo hazırlayan bir kelamda Genel Lider varlığının yönetim eliyle yerine montaj edilmesi gerisinden onun hukuksuzluklarını ve ziyanlarını görmeye davet edilen Devlet Denetleme Heyetinin raporunu münasebet görerek bir hakimin şimdi görevlendirildiği bir mahkemede tedbiren kayyum ataması, bu bahiste açılan davaların kayyum heyeti tarafından takip edilmemesi buyruğu verilmesi, yine istenilen FAI müsaadelerinin yeniden verilmemesi üzerine bu sefer sportif havacılık oyunları faaliyetinden alıkonulması için kelamda çalıştayda bu hususların tartışılmasını sağlayarak taban oluşturulması faaliyetlerini etik ve tüzel bulabilmek nasıl mümkün olabilecektir?

THK UÇAKLARI

Kayyum Heyeti tarafından gelen reaksiyonları dindirmek ve gündemden uzaklaştırmak için bu yıl THK uçaklarının tabut olmadığını ortaya koyacak olmasına karşın vazifeye getirildiği görülmektedir.

Heyet bir yandan THK’nın helikopterleri ve uçakları ile yangın ihalesinin sürdürüldüğünü tekrar kamuoyunu yanıltacak halde basınla paylaşmaktadır.

ALINAN İHALELER YABANCILARA YARIYOR

Alınan ihaleler kayyum heyeti misyonda olduğu sürece yabancı şirketlerle iştirak ismine alınmaktadır. Lakin Kayyum Heyeti THK’nın bu iştirakteki hissesini Kamu İsmine misyon yapmasına karşın neden gizlemektedir?

Bu ihalelerden elde edilecek gelirin ne kadarı THK na ilişkin ne kadarı yabancı şirketlere aittir?

THK olmadan bu yabancı şirketler direkt Orman Bakanlığı İhalesine neden girmeyip THK iştiraki ile girmektedirler? Bu soruların dokümanlara dayalı karşılıklarını kamuoyu edindiğinde THK’nın başında neden bir kayyum heyeti var sorusunun karşılığını tahminen birlikte bulabiliyor olacağız. Böylelikle çalıştay neden yapılıyor sorusunun yanıtına da birlikte ulaşıyor olacağız. Neden kayyumların bürokratlar olduğunu da anlıyor olabileceğiz tahminen de kim bilir?

GENEL ŞURA YAPILMIYOR

Diğer yandan Genel Konseyde yanıtı aranılması gereken soruların yıllardır genel heyet yaptırılmayarak engellenmesi öbür yandan da yetkisiz ve bilgisiz kayyum heyetince Çalıştay ismi altında istediklerini gaye gösterecek formda bir oluşuma sürüklenmesi ve bu işin masrafına katlanılması hukuka ve kamu faydasına uygun mu gösterilecektir?

Kamu ismine misyona getirilen kayyumun 3 yılda mali ve hukuksal sonuçları kamuoyuna şeffaf biçimde açıklaması gerekmez mi? Sahiden Kamu ismine vazife yapılmakta ise bunları Kamu’nun bilmeye hakkı yok mudur? Neden hiçbir bilgi açıklanmamaktadır?

Kamunun bilgilenmesi kelamda kamu ismine vazife yapanlarca sağlanmadığı üzere bugün şubelerin ve genel konseyin bilgi alma hakkı da elinden alınmış olup en geç 3 yılda bir bu bilgileri alabilen varlığın asli ögeleri Sayın Mahkemenin önlem kararı ile 2019’dan bu tarafa kurumdan haber alamamaktadırlar!

KAYYUM HEYETİ İDARESİNE DERHAL SON VERİLMELİDİR

T.C. bir hukuk devleti olup derhal Kayyum idaresine son verilmelidir! Kimsenin tüzel hakları üstelik hukuk uygulanıyor MUŞ üzere gösterilip elinden alınamaz.
3 yıldır sürdürülen önlem kararı ve mahkeme eli ile idare demokratik hakların gasp edilmesi manasına gelmekte olup bunun sebepleri tek tek tarihin huzurunda kamuoyunun önüne çıkacaktır. Tarih bunu sağlayanları asla affetmeyecektir.

Sayın Kamuoyunun hassaslığına ve Ata’sının emanetine sahip çıkacağına olan inancımız sonsuz olup bizler bu güzide kurumun asli sahibi olan Türk Halkına emanetini onurla sahiplenerek yüksek sesle gerçek bildiklerimiz söylemekten çekinmeyeceğiz, bu vesile ile doğrunun yanında olanlarla gururla ve yılmadan yolumuza devam edeceğiz.
Saygılarımızla.