Diyarbakır’ın merkez Bağlar ilçesinde yaşayan Dilek Demir, 9 yıldır muhtarlık yaptığı Muradiye Mahallesinde sunduğu hizmetlerle başta kız çocukları ve kadınlar olmak üzere her kesimin gönlünü kazandı.

Diyarbakır merkezdeki “tek kadın muhtar” unvanını taşıyan Demir, bu görevini iki dönemdir severek ve fark yaratan çalışmalarıyla sürdürüyor.

Çocuk yaşta zorla evlendirilmek istenen, aile içi şiddete de maruz kalan Demir, kız çocuklarının aynı sıkıntıları yaşamaması için mahallesinde bugüne kadar 40 kız çocuğunu ailelerini ikna ederek erken yaşta evlendirilmekten kurtardı.

Çalışmalarıyla madde bağımlılığıyla da mücadele yürüten Demir, insani yardımları da göz ardı etmiyor.

Kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetlerinin önlenmesi için hayata geçirdiği farkındalık projesi ile mahalledeki genç kızların ve kadınların temel düzeyde yakın savunma eğitimi almasını sağlayan Demir, kadınların mesleki kurs görmesine de destek oluyor.

Uçurtma şenliği gibi etkinliklerle kız çocuklarının yüzünü güldüren Demir, görev yaptığı mahallede esnaf ve vatandaşları sık sık ziyaret ederek, sıkıntılarını dinliyor, gönüllere dokunuyor.

Mahalleliye hem “anne” hem de “abla” olan Demir’in gönüllülük esasıyla yürüttüğü bu çabaları, Sabancı Vakfı’nın “13. Sezon Fark Yaratanı” seçilmesiyle taçlandı.

Demir, çalışmalarıyla yalnızca mahallenin gönlüne taht kurmadı, Sabancı Üniversitesi’nde sosyal sorumluluk dersi alan öğrencilerin de takdirini kazandı.

Haziran ayında Sabancı Üniversitesi’nde sosyal sorumluluk dersi alan öğrencilerin oylarıyla Sabancı Üniversitesi Özel Ödülü’nün de sahibi olan Demir, hayata dokunan hizmetlerine her gün yenilerini ekleme hedefinde.

“Çocukların hayatına dokunduk, bütün sıkıntılarını giderdik”

Dilek Demir AA muhabirine, 14 yaşındayken babası tarafından zorla evlendirildiğini, okumanın hep içinde ukde kaldığını söyledi.

Hiçbir kız çocuğunun çocuk yaşta gelinlik giymemesi için kendisine bir söz verdiğini anlatan Demir, bugüne kadar hep bunun için mücadele ettiğini belirtti.

Demir, “Muhtar olduktan 3 gün sonra muhtarlık önünden geçen eskiciden bir kutu aldım. Bu kutuyu dilek ve şikayet kutusu olarak astım. O kutunun içerisinden 80 çocuğun hayatı çıktı. 40’ı zorla evlendirilmek istenen kız çocuğuydu. Diğerleri istismar ve madde bağımlılığından ibaretti. O çocukların hayatına dokunduk. Onların bütün sıkıntılarını giderdik.” dedi.

500 kadının yakın savunma eğitimi almasını sağladı

Kadınların şiddete maruz kalmaması için de mücadele ettiğini belirten Demir, kadınların yakın savunma eğitimi alması için onlara uzmanlar eşliğinde eğitim verdiklerini kaydetti.

500 kadının bu eğitime katıldığını dile getiren Demir, “Hala da eğitimler devam ediyor. Kadınlar ve kız çocukları için mesleki eğitim kurslarını sürdürüyoruz. Kız çocuklarını eğlendirmek için gezilere götürüyoruz. 25 kız çocuğuna yönelik uçurtma şenliği yaptık. Kız çocukları ve kadınlar için farklı projeler de hayata geçireceğiz.” diye konuştu.

“Bana gelemeyenlere ben gidiyorum”

Mahallede kendisine “muhtar” diye seslenilmediğine işaret eden Demir, herkesin kendisini aileden biri olarak gördüğünü ifade etti.

Demir, şunları söyledi:

“Bana ‘muhtar anne’, ‘muhtar abla’ diye seslenirler. Bana gelemeyenlere ben gidiyorum, sıkıntılarını ve dertlerini dinliyorum. Engelli kardeşlerimize tekerlekli sandalye veriyoruz. Bir daha ki sefere kendisi geliyor. Beni annelerinin, babalarının, ablalarının, ağabeylerinin yerine koydular. Dertlerini anlatırken çekinmiyorlar. ‘Dilek anne’ diyorlar başka da bir şey demiyorlar.”

Muhtarlara “Kapınızın önüne dilek ve şikayet kutusu koyun” çağrısı

Demir, Sabancı Vakfı 13. Sezon Fark Yaratanı olmasının çevresinde başlattığı dönüşümün daha çok kişiye ulaşmasına vesile olduğunu belirtti.

“Türkiye’de 50 bini aşkın muhtarın bu mücadelede bizimle olması bu etkiyi katlayıp, önemli bir fark yaratılmasını sağlayacaktır.” diyen Demir, muhtarlara “Kapınızın önüne dilek ve şikayet kutusu koyun” çağrısı yaptı.

Vatandaşların sözle anlatamadığı şikayetini yazarak daha rahat anlattığını dile getiren Demir, bunu yaptığını ve etkisini gördüğünü kaydetti.

Demir, “Belki de erken yaşta ve zorla evlendirilmek istenen bir kız çocuğunun mesajı sizi harekete geçirecektir. O erken yaşta evlendirilmek istenen kız çocuğu, evlenmeyip okuluna devam etse belki doktor olup köyünüzde hastaları iyileştirecek belki öğretmen olup köyünüzde yeni nesiller yetiştirecek belki de veteriner olup hayvanlarda yaşanan salgın bir hastalığı tedavi edecek. Bu yadsınamayacak bir kelebek etkisi yaratacaktır. Ülkemizin toplumsal gelişimi için kız çocuklarının eğitime erişmesinin öneminin farkına varalım.” ifadelerini kullandı.

“Muhtarımız olduğu için onunla gurur duyuyorum”

Muhtar Demir’in yaşamına dokunduğu vatandaşlardan Engin Duruk, daha önce kazara kızının gözüne bıçak saplandığını, muhtar Demir’in yanına gelerek destek istediklerini söyledi.

Demir’in kızını tedavi için Ankara’ya göndermek konusunda destek sunduğunu dile getiren Duruk, “Kızımın gözleri şu an görüyor, okuluna gidiyor. Muhtarımızı annemiz ve bacımız gibi seviyoruz. Allah onu başımızdan eksik etmesin. Muhtarımız olduğu için onunla gurur duyuyorum.” dedi.

Emine Kaya da Dilek muhtarın kendilerine kol kanat gerdiğini belirtti.

Kaya, “Her sıkıntımızda ona gidiyoruz. Maddi ve manevi her türlü desteği sunuyor. Bize anne ve abla oldu. Kendisini çok sevdiğim için kızıma da Dilek ismini verdim.” diye konuştu.

“Diğer muhtarların da kız çocukları için adım atmasını diliyorum”

Sabancı Vakfı Genel Müdürü Nevgül Bilsel Safkan da Dilek Demir’in gerçekleştirdiği çalışmaların “muhtar” unvanıyla birlikte fark yarattığını belirterek, ülkede, özellikle de kırsal bölgelerde muhtar kavramının ne kadar önemli olduğunun bilincinde olduklarını ifade etti.

Dilek muhtarın da unvanını çok doğru bir şekilde kullanarak mahallesinden kız çocuklarını erken yaşta ve zorla evlilikten kurtarmak üzere bir hareket başlatarak, 40 kız çocuğunun hayatına dokunduğunu dile getiren Safkan, şunları kaydetti:

“Pek çok muhtar Dilek muhtarı örnek alarak kendi mahallesinde, köyünde kız çocuklarının derdine çare arayabilir. Sabancı Vakfı olarak Dilek Demir’i ‘fark yaratan’ olarak belirlememizin amacı da ülkemizi yakından ilgilendiren bu konuyla ilgili farkındalık yaratmak ve bu sayede daha fazla kız çocuğuna ulaşmaktı. Dilek Demir’in açtığı yolda ülkemizin diğer muhtarların da kız çocukları için adım atmasını diliyor, bu hareketin kar topu misali ülkemizin her köşesine yayılmasını temenni ediyorum.”