TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı ve AK Parti Adıyaman Milletvekili Ahmet Aydın, Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Görev Gücü’nde (UNIFIL) görev yapan Türk Silahlı Kuvvetleri birliklerinin sergilediği üstün performansın, diğer katılımcı ülkelerce olduğu kadar Lübnan halkı tarafından da desteklenip takdir edildiğini söyledi.
TBMM Genel Kurulunda, Lübnan’da bulunan Türk askerinin görev süresinin 1 yıl daha uzatılmasına ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresi kabul edildi.
Tezkerenin görüşmesinde İYİ Parti Grubu adına söz alan Aydın Milletvekili Aydın Adnan Sezgin, silahlı kuvvetlerin görev süresinin 1 yıl daha uzatılmasını desteklediklerini kaydetti.
Lübnan’ın, Türkiye’nin, tarihsel açıdan da büyük bir yakınlık içinde bulunduğu, toplumsal hafızada önemli yer tutan ve soydaşları barındıran bir ülke olduğunu işaret eden Sezgin, “Böylesine yakın bir coğrafyada ve uluslararası meşruiyet zemininde barış ve istikrar çabalarına katkıda bulunmamız, geleneksel dış politikamıza uygun ve Türkiye’ye yakışan bir tutumdu.” diye konuştu.
MHP Erzurum Milletvekili Kamil Aydın, Batı’nın, “demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğü” gibi masum söylemlere sığınarak Türkiye’nin çevresindeki birçok ülkeye bu kavramlar yerine, kan, gözyaşı, göç, iç savaş ve açlık götürdüğünü söyledi.
Uygarlık getirmek iddiasıyla yapılan sömürgeciliğin farklı adlarla devam ettiği değerlendirmesinde bulunan Aydın şöyle konuştu:
“Medeniyet veya uygarlığı insanlık tarihi boyunca, insanlığa refah, huzur, mutluluk ve barış getiren, köklü ve kalıcı evrensel değerler manzumesi olarak gören necip Türk milletinin bu bağlamda öngördüğü misyonu ise komşusu açken tok yatmamak, insanın insana üstünlüğünün söz konusu olmayacağı temel prensibini kabul etmek ve ‘Gönül rahatlığı ile açları doyurdum, çıplakları giydirdim, yoksul milleti zengin kıldım, az milleti çoğalttım ve artık kötülük yok.’ diyebilmekten geçer. Çünkü Türk milletinin tarihten bugüne kadar aktardığı kültürel kodları gereği tasada, kıvançta, sevinçte, kederde, kolektif bir şuurla paylaşmak düsturuna atıf yapmaktadır.”
Kamil Aydın, MHP olarak tezkerenin 1 yıl daha uzatılmasını desteklerini belirtti.
“Tezkereye ihtiyaç yok”
HDP Adana Milletvekili Tulay Hatımoğulları Oruç, BM Barış Gücü’nün 1978’de İsrail’in güney Lübnan işgalinin sonra ermesinden sonra oluşturulduğunu ancak bugüne kadar Lübnan-İsrail arasındaki çatışmasızlığın engellenemediğini ileri sürdü.
Türkiye’nin bölgeye ciddi bir katkısı olmadığını iddia eden Oruç, “Lübnan’da toplumsal barışın ve istikrarın sağlanması için tezkereye ihtiyaç yok. Orada kalıcı bir barışı sağlamak için antimilitarist, bağımsız uluslararası mekanizmaların çalışmaya ihtiyacı var.” diye konuştu.
CHP Grubu adına konuşan İstanbul Milletvekili Yunus Emre, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi döneminde, çok ciddi konularda hiçbir şey ifade etmeyen metinlerin TBMM’nin önüne konulduğunu ve yüce Meclisten yetki talep edildiğini savundu.
Emre, “Cumhuriyet tarihimizde hiç olmadığı kadar fazla ülkede, fazla sayıda Mehmetçik bulunuyor. Böyle bir ortamda aslında bu kararların çok önemli olduğunu ve bu şekilde alınmasının çok yanlış olduğunu hatırlatmak istiyorum.” diye konuştu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile ABD’ye giden heyette bulunduğunu anlatan Emre, bu ziyaret konusunda dezenformasyon yapıldığını söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, 2002 yılında gerçekleştirdiği ABD ziyaretine ilişkin bazı gazete haberlerini aktaran Emre, AK Parti Grubu sıralarına dönerek “Genel Başkanınızın, sizin bugün sabah akşam ajan olmakla itham ettiğiniz insanlarla, sabah kahvaltısında ayrı, öğlen yemeğinde ayrı, akşam yemeğinde ayrı buluşmasını, gizli gizli buluşmasını içinize sindirebiliyor musunuz?” dedi.
Emre, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, 11 Eylül 2001’deki saldırının birinci yıl dönümünde ABD Başkanı George W. Bush’a AK Parti Genel Başkanı olarak mektup yazdığını belirterek “Sizin Genel Başkanınız Bush’un mektup arkadaşı. Genel Başkanınız, Afganistan’ın işgali tamamlanmış, Irak işgalinin eli kulağında, Türkiye’deki seçimlere sadece iki ay kalmış, Amerikan Başkanı’na 11 Eylül ile ilgili özel mektup yazıyor. İnsaf edin. Siz böyle bir partisiniz, ne anlatıyorsunuz, kimi kandırıyorsunuz?” sözlerini sarf etti.
Kılıçdaroğlu’nun ABD ziyaretindeki görüşmelerin şeffaf olduğunu dile getiren Emre, CHP liderinin haberlere konu olan 8 saatlik yolculuğunu Manhattan’a yaptığını söyledi.
Emre, “Manhattan’da 35 katlı bir bina var, o bina hangi parayla yapıldı, bir defa onu sorun. Ayrıca ‘Dünyada yurt yapacak yer olarak metrekare fiyatının en pahalı olduğu yeri mi buldunuz?’ diye bir sorun bakalım.” ifadesini kullandı.
“Güvenlik ortamı bakımından da önem arz etmekte”
TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı ve AK Parti Adıyaman Milletvekili Aydın, parti grubu adına yaptığı konuşmada, dedikodularla uğraşmayacaklarını, dedikodu haberleriyle kimseyi meşgul etmeyeceğini söyledi.
2006 yılında yaşanan İsrail-Lübnan savaşı sonrasında Lübnan’da barışın tesisi ve idamesi amacıyla UNIFIL’in oluşturulduğunu anımsatan Aydın, Türkiye’nin de kuvvet katkısında bulunduğu UNIFIL’in varlığı sayesinde Lübnan-İsrail sınırındaki göreceli sakinliğin devam ettiğine dikkati çekti. UNIFIL’in görev süresinin son olarak 31 Ağustos 2023 tarihine kadar uzatıldığını dile getiren Aydın, bu kapsamda TBMM’nin son olarak geçen yıl verdiği yetkilendirme süresinin 31 Ekim 2022’de dolacağını ifade etti.
Aydın, Türkiye’nin öncelikli dış politika hedeflerinden birinin yakın coğrafyasında barış ve istikrarın tesisi olduğunu vurgulayarak bölge istikrarı bakımından kilit öneme haiz Lübnan’da siyasi ve toplumsal yapının, etnik ve dini gruplar arasındaki hassas dengeye dayandığını kaydetti. Türkiye’nin, UNIFIL’e yaptığı katkılarla, barışı koruma hareketinin etkin biçimde icrasında önemli bir işlev üstlendiğini işaret eden Aydın sözlerini şöyle sürdürdü:
“UNIFIL’de görev yapan birliklerimizin sergilediği üstün performans, diğer katılımcı ülkeler tarafından olduğu kadar Lübnan halkı tarafında da desteklenmekte ve takdir edilmektedir. Nitekim UNIFIL’e kuvvet katkısında bulunduğumuz 2006 yılından bu yana UNIFIL tarafından icra edilen görevler kapsamında, Türk Silahlı Kuvvetleri unsurlarınca hayata geçirilen birçok önemli proje Lübnan halkının hafızalarında yer edinmiştir. Bunlar arasında; köy okullarının elektrik ihtiyacının karşılanması, okullara saha yapılması, köylere sağlık ocağı yapılması, su depoları ve yol inşaatları gibi pek çok projeleri sayabiliriz.”
Lübnan’da barış ve istikrarın sağlanmasına yönelik ortaya koyduğu somut katkıların Türkiye’nin hem BM sistemi içinde hem de bölgesel ve küresel ölçekte etkin bir aktör olduğunu bir kez daha kanıtladığını belirten Aydın, “Ülkemiz UNIFIL’e 2006-2013 döneminde bir istihkam bölüğü ve deniz gücüyle iştirak etmiştir. 2013 yılından bugüne ise 2 karargah personeli ve deniz unsurlarımızla katılımını sürdürmektedir. Türk Silahlı Kuvvetlerimiz halihazırda Nakura’daki karargahta bulunan 3 personelle birlikte denizdeki görevler için 1 fırkateyn, takriben 200 personelle UNIFIL’e bağlı deniz görev gücü dahilinde denetim harekatını icra etmektedir. UNIFIL’e deniz unsurlarımızla katkımız Suriye’de yaşanan kriz ve Doğu Akdeniz’de değişen güvenlik ortamı bakımından da önem arz etmektedir.” şeklinde konuştu.
Görüşmelerin ardından yapılan oylamada tezkere kabul edildi.