Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Nail Olpak, “Ekonomimiz Allah’a şükür iyi gidiyor. İhracatımız artarken ithalatımız da artıyor. İhracatımız geçen sene 225 milyar dolardı, bu sene inşallah 250 milyar dolarla kapatacağız.” dedi.
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Bursa Şubesinin düzenlendiği Müstakil Düşünceler Konferansına katılan Olpak, “2023 Hedefinde İhracat ve Ekonomi Öngörüleri” başlıklı bir sunum gerçekleştirdi.
Koronavirüs salgınıyla dünyada birçok şeyin değiştiğini ifade eden Olpak, dijitalleşme, lojistik, ulaşılabilirlik, globalleşme, tedarik zinciri ve güvenli ticaret konularının daha da önem kazandığını söyledi.
Avrupa Birliği (AB) Yeşil Mutabakat Eylem Planına değinen Olpak, “Nasıl dijitalleşmeyle dijital ekonomiyi farklı görmek gerekiyorsa Yeşil Mutabakat denilen şey de aslında bir yeşil ekonomi. Avrupalı bir yeşil ekonomi dizaynı yapıyor önümüze. ‘Bu yeşil ekonomi dizaynına uygun hizmet ya da ürün üretmezsen ben bundan sonra senin malını kapıda bekletirim kardeşim, tutarım ya da ek gümrük koyarım’ diyor. O zaman tedbirini almak durumundayım. Öyle bir realitenin olduğunu da bilmemiz lazım. Yani Yeşil Mutabakatın yeşilden başka bir boyutunun olduğunu görmemiz lazım.” dedi.
Dünya ticaretinden alınan pay ölçüsünde ülkelerin refah seviyesinin arttığını belirten Olpak, o pay ölçüsünde de ülkelerin sözünün bir değerinin olduğunu vurguladı.
Olpak, Türkiye’nin 2021 yılı sonu itibarıyla dünya ticaretindeki payının yüzde 1’i geçtiğini hatırlatarak, şöyle devam etti:
“Hedefimiz yüzde 1,5 olmak. Yüzde 1,5 olunca bayağı bir sözümüz etki eder hale gelebileceğiz. Problemlerimiz var mı? Var. İş hayatının içindeyiz. Enflasyonu konuşalım. Problem hem de ciddi problem. Can yakıyor mu? Tabii yakıyor yani. Kur var, faiz var. Bunların hepsini konuşabiliriz. Üretimin artış hızı ivme kesti. Hala artış var ama bir ibresi vardı onun, hız kesti. Dikkat etmek lazım. Bizim büyük pazarımız Avrupa inşallah nezle ya da grip olmaz. Aman dikkat edelim. Böyle bir konumuz var. Böyle olursa ne yapabileceğimizi görmemiz lazım. Günü konuşmak kolay ama yarını görmek lazım. Pazarın yüzde 50-55’i orasıysa oranın nezle olması beni grip, zatürre olmaya götürür mü, götürmez mi? Bunu iyi düşünmemiz lazım. Türkiye’de henüz konuşulmuyor Allah’a şükür ama dünyada resesyon gibi şeylerden bahsediyoruz. Bir taraftan da bizim nüfus büyüyor. Hala ekonomimiz Allah’a şükür iyi gidiyor. İhracatımız artarken ithalatımız da artıyor. İhracatımız geçen sene 225 milyar dolardı, bu sene inşallah 250 milyar dolarla kapatacağız.”
“İlk 7 aylık ihracatımızda yüzde 17’lik bir artışımız var”
Avro-dolar paritesinin 2021 yılının başında 1,20’lerde olduğunu dile getiren Olpak, şimdi 0,97’lere geldiğine işaret ederek, şunları kaydetti:
“Ne kaybettik? Ciro kaybetmedik ki net kar kaybettik. Böylesi bir ortamın içinde ithalatımız da artarak devam ediyor. Riskler var mı? Var. Salgından kaynaklı riskler hala devam ediyor. Çünkü Çin mesela kendi içinde dünyanın tedarikçisi oldu ve bir noktada oradaki yavaşlama bir yerlere eksi etki ederken bizim açımızdan da artı olabildiği bir çerçevenin içinde hala Kovid-19 sıfır politikası sürdürüyor. Merkez bankaları ‘Biz süreci canlandıracağız’ diye faiz yarışına devam ediyorlar. İki tane belirleyici var. Bir FED bir de Avrupa Merkez Bankası. Hala ilk 7 aylık ihracatımıza baktığımızda yüzde 17’lik bir artışımız var ama hem petrol hem enerji fiyatlarıyla baktığımızda ithalatımızda da yüzde 41’lik bir artışımız var. Üzerinde iyi düşünmemiz gereken bir konu.”
Konferansa, MÜSİAD Bursa Şubesi Başkanı Nihat Alpay, Bursa Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Süleyman Çelik, Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Rektörü Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz ve MÜSİAD üyeleri katıldı.